- Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Türkiye’nin siyasi geleneğinde tartışmaların acımasız olduğunu kaydetti.
Kütahya gezisi kapsamında şehit aileleri ve gazilerle bir araya geldiği yemekte konuşan Gül, Türkiye’nin geleceğinin çok parlak olduğuna ve bunu Türkiye’yi ve dünyayı bilen bir insan olarak söylediğini aktardı. Cumhurbaşkanı Gül, “Bunu bilerek söylüyorum. Geleceğimiz çok parlaktır. Sıkıntılar olabilir, münakaşalar olabilir, tartışmalar olabilir. Biraz bizim siyasi geleneğimizde tartışmalar acımasız oluyor. Bunu hepimiz görüyoruz, biliyoruz, yaşıyoruz. Bazen çok sert geçiyor. Ama bu bugünlere mahsus değil, bu uzun bir geçmişimizden beri Türkiye’nin bir geleneği. İnanıyorum ki zenginleştikçe, daha çok demokrasi yerleştikçe, daha çok hukukun üstülüğünü hep beraber geçerli kıldıkça bütün bunlar da bu gelenekler de değişecektir. Neticede, Türkiye de en gelişmişi kalkınmış ülkeler gibi siyaseti de öyle olacaktır, ekonomisi de öyle olacaktır, eğitimi de öyle olacaktır. Bu uğurda çok fazla işler yapılıyor. Bunların şahitleri tabi ki sizlersiniz. Hiçbir zaman gelecekle ilgili Türkiye’de ve çevremizde hiç ümitsizlik olmaması lazım ve geleceğe hep beraber çok daha ümitle ve parlak bir şekilde bakmamız gerekir. Türkiye’nin geleceği iyi olunca, şehirlerimizin de geleceği ayrı ayrı iyi olacaktır. Aslında her şehrin kalkınması neticede Türkiye’yi kalkındıracaktır” dedi.
“ARTIK ÜLKENİN KALKINMASI ÖZEL SEKTÖR ELİYLE OLUYOR”
Cumhurbaşkanı Gül, artık ülkelerin kalkınmasının devlet eliyle değil, özel sektör eliyle olduğunu ifade ederek, “Bu çerçevede şunun da dikkatini çekmek isterim. Artık ülkenin kalkınması özel sektör eliyle oluyor. Eskiden güçlü özel sektör olmadığı için fabrikaları devlet yapıyordu. İşte burada da azot sanayini, çeşitli enerji kömüre dayalı bütün santraller devlet eliyle oluyordu. Ama bugünün dünyasında, kalkınma, gelişme, çok daha hızlı bir şekilde ilerleme devlet eliyle değil, özel sektör eliyle oluyor. Devlet, temek ihtiyaçları; yolları, havaalanlarını, hastaneleri, okulları, kamu binalarını, öğretmenleri, doktorları bütün bunları hazırlıyor. Ama diğer üretim faaliyeti de özel sektöre geçiyor” diye konuştu.
“SANAYİ ODALARI, TİCARET ODALARI, ESNAFLAR HEPİNİZ BU ÜLKENİN KALKINMASININ LOKOMOTİFLERİSİNİZ”
“Sanayi odaları, ticaret odaları, esnaflar hepiniz bu ülkenin kalkınmasının lokomotiflerisiniz” diyen Gül, şöyle devam etti:
“Burası madenler açısından zengin, enerji açısından zengin. Yine burada tabiat çok güzel. Tarımın değişik şekilleri en güzel şekilde yapılabilir. Bütün bunlar için hatta yabacı sermayeyi, yabancı büyük şirketleri hep buraya davet etmeniz, getirmeniz. Turizm açısından bu şehrin çok büyük bir potansiyeli var. Zaten çok meşhur turizmle ilgili aileler var, sizin hemşehrileriniz. Bütün bunları teşvik etmeniz lazım. Bütün bunlara hep sahip çıkmanız lazım ve bütün bunlar sayesinde de daha çok istihdam, daha çok iş, daha çok üretim gerçekleşecektir. Onun için sanayi odaları, ticaret odaları, esnaflar hepiniz bu ülkenin kalkınmasının lokomotiflerisiniz. Onun için kamu yöneticilerine, herkese her gittiğim yerde söylediğim gibi burada da söylüyorum. Onların önünü açacaksınız. Neticede onlar daha çok istihdam, onlar daha çok üretim ve onlar daha çok vergi verecekler.”
Gül’ün de katıldığı yemekte, Orman ve Su İşleri Bakanı Prof. Dr. Veysel Eroğlu, Kütahya Valisi Şerif Yılmaz ve kentin idari amirleri de hazır bulundu.
