• Bir Ayet
  • Bir Hadis
  • Namaz Vakitleri
  • Hava Durumu
  • "Görmedikleri hâlde Rablerinden korkanlar için bir bağışlanma ve büyük bir mükâfat vardır. Sözünüzü gizleyin, yahut onu açığa vurun; (fark etmez). Şüphesiz Allah, sinelerin özünü (kalplerde olanı) hakkıyla bilir. Yaratan bilmez mi? O, en gizli şeyleri bilir, (her şeyden) hakkıyla haberdardır."(Mülk, 12-14)
  • "Her kim aşura gününde ailesine ve ev halkına ikramda bulunursa Cenab-ı Hak da senenin tamamında onun rızkına bereket ve genişlik ihsan eder."(et-Tergîb ve'l-Terhİb 2/116)
  • için namaz vakitleri
    İmsak 05:40Güneş 07:04Öğle 12:56İkindi 16:04Akşam 18:37Yatsı 19:56
    • 28°C Kocaeli
    • 26°C İstanbul
    • 26°C Ankara
    • 26°C Rize
  • BIST: 8867.02 -1.08
  • Altın: 2877.277 0.23
  • Dolar: 34.2018 -0.06
  • Euro: 37.5403 0.24

Çavuşoğlu: “Rum Kesimi’nin Ab’ye Alınması Siyasi Bir Hataydı”

Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, KKTC’de katıldığı panelde, Rum Kesimi’nin AB’ye alınmasının siyasi bir hata olduğunu ve AB’nin bunu 3-4 yıl sonra fark ettiğini ifade etti.
Çavuşoğlu: “Rum Kesimi’nin Ab’ye Alınması Siyasi Bir Hataydı”

- Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu, KKTC’de katıldığı panelde, Rum Kesimi’nin AB’ye alınmasının siyasi bir hata olduğunu ve AB’nin bunu 3-4 yıl sonra fark ettiğini ifade etti.

Başkent Lefkoşa’da bulunan Yakın Doğu Üniversitesi’nde yapılan “Çözüme doğru Kıbrıs” konulu panele katılan Çavuşoğlu ile birlikte KKTC Dışişleri Bakanı Özdil Nami ve Türkiye’nin Lefkoşa Büyükelçisi Halil İbrahim Akça da etkinlikte hazır bulundu. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından platformun çalışmalarını gösteren sinevizyon gösterimi ile başlayan panelde, Akademi Kıbrıs Platformu Genel Başkanı Adem Koç, panel koordinatörü Prof. Dr. Ata Atun birer konuşma yaptı. Akademi Kıbrıs Genel Başkanı Adem Koç açılış konuşmasında, çözüm sürecinin çok ciddi ivme kazandığı bu günlerde böylesi bir panelin yapılmasına katkı koyan herkese, Çavuşoğlu, Nami, Atun ve ekip arkadaşlarına teşekkür etti.

Yaptıkları çalışmalar hakkında bilgi veren Koç, yıllardır çözüm bekleyen Kıbrıs Türk halkı için adil ve kalıcı bir çözüm diledi. Panel moderatörü Ata Atun da, Türkiye AB Bakanı Çavuşoğlu’nun Kıbrıs konusunu çok yakından bildiğini, uzun yıllar Avrupa’da Kıbrıs Türk halkının destekçisi olduğunu, AKPA’da başkanlık yaptığını belirtti ve Kıbrıs konusunu iyi bilen bir kişi olduğunu söyledi. Müzakerelerin iyi yönde gitmediğini, tüm çabaların Rumlara takıldığını belirten Atun, KKTC’nin ayakları üzerinde ayakta durabilmesi, ekonomisinin gelişebilmesi ve istihdamın artabilmesi için Gümrük Birliği anlaşmasının hayata geçirilmesini talep etti.

“TÜRKİYE KIBRIS’TA ÇÖZÜME HER ZAMAN DESTEK OLDU”

AB Bakanı ve Başmüzakereci Mevlüt Çavuşoğlu ise öğrencilerle sohbetinin ardından soruları yanıtladı. Türkiye’nin KKTC’ye her alanda destek verdiğini, özellikle eğitim ve turizm alanında yatırımların olduğunu, öğrenci sayısının, otel yatırımlarının artırıldığını, maddi destek verdiklerini, su ve enerji konusunda da yatırımların olduğunu işaret eden Çavuşoğlu, özellikle asrın projesi olan su projesinin 20 Temmuz tarihine yetiştirilmesi için çalışıldığını vurguladı.

Türkiye’nin Kıbrıs’ta çözümü desteklemesinin “Kıbrıs satılıyor” anlamına çekildiğini, fakat Türkiye’nin Kıbrıs’ta çözüm sürecine her zaman destek olduğunu belirten Çavuşoğlu, Kıbrıs’ta barış için desteğin süreceğini, 2004 yılında alınan referandum desteğinin Türkiye ve KKTC’deki “Kıbrıs satılacak” imajını değiştirdiğini kaydetti. Çavuşoğlu, ada ve Türkiye’de barış istemeyen olabileceğini, ancak referandumda halk desteğinin önemli olduğunu, ayrıca bu referandumda Kıbrıs’ta kimin barış istemediğini gösterdiğine dikkat çekti.

Kıbrıs’ta şimdi kalıcı, adil, sürdürülebilir ve iki halkın da çıkarlarını koruyan bir barış istediklerini ifade eden Çavuşoğlu, bunun dışında bir barışın referandumda kabul görmeyeceğine vurgu yaptı.

“RUM KESİMİ’NİN AB’YE ALINMASI ULUSLARARASI HUKUKA AYKIRIYDI”

Liderlerin üzerinde anlaştığı ortak metnin de barış ve müzakereler için bir temel olduğunu belirten Çavuşoğlu, bu ortak metinde tüm kesimlerin katkıları olduğunu vurguladı. Kıbrıs konusunun her zaman Türkiye’nin AB üyeliği önüne çıkarıldığını, ancak başka ülkelere bunun yapılmadığını ifade eden Çavuşoğlu, Rum kesiminin AB’ye alınmasının uluslararası hukuka aykırı olduğunu, siyasi hata olduğunu ancak AB’nin bunu, Rum tarafını çözüm olmadan AB’ye aldıktan 3-4 yıl sonra anladığını, ancak iş işten geçtiğini kaydetti.

Kıbrıs’ın, her zaman Türkiye’nin önünde olmasına rağmen adada kalıcı barışı desteklediklerini ifade eden Çavuşoğlu, AB’nin olumsuz yansımalarını, Türkiye’nin AB müzakere sürecinde, KKTC’nin de burada hissettiğini, ambargolarla hissettiğini belirtti.

Çavuşoğlu, Türkiye’nin AB ile Kıbrıs konusunda yaşadığı krizleri ve açılamayan durdurulan fasılları hatırlatarak, AB’den beklentilerinin bu çözüm sürecinde KKTC’ye verdiği sözleri yerine getirmesi, katkı sağlaması olduğunu söyledi. KKTC’de her kesimin barış istediğini, bu yüzden kendilerinin de her kesimden beklentisinin Kıbrıs’ta barışı desteklemesi olduğunu belirten Çavuşoğlu, birlikteliğin devam etmesi halinde çözüme ulaşılacağını, Türkiye’de de 2004’teki havanın yumuşadığını, AB’nin de artık destek vermesi gerektiğini vurguladı.

Çavuşoğlu, güven yaratıcı adımlar kapsamında, AB’nin 2004’te aldığı, “ambargoları kaldırma kararını” uygulayabileceğini, Mali Yardım Tüzüğünü tam uygulayabileceğini, Türkiye’nin de KKTC’ye her türlü desteği vereceğini kaydetti.

“AB KIBRIS MESELESİNDE DANIŞMAN OLMALI”

AB’nin desteğini artırması gerektiğini, Doğruda Ticaret Tüzüğü’nün artık kabul edilmesi gerektiğini, AB’nin adımlar atabileceğini ifade eden Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

“Biz Kıbrıs’ta barış sürecinin BM çatısı altında ve himayesinde olmasını arzu ediyoruz. Yunanistan’da destek verir, Türkiye’de destek verir, AB’de destek verebilir ama artık Güney Kıbrıs Rum Yönetimi AB’ye üye olduğu için masada olması doğru değildir, çünkü taraf olur. Eğer iki taraf da üye olsaydı veya olmasaydı pekala AB’de objektif bir şekilde üçüncü bir kurum olarak destek verebilirdi. Ama AB’nin şimdi danışmanlık yapması lazım çünkü özellikle biz bu anlaşma sağlandıktan sonra bu anlaşmanın, çözümün, AB’nin birincil hukukuna dahil olmasını istiyoruz. 2004 yılındaki kabul edilen derogasyonların, özellikle mülkiyet konuları, gayrı menkul alımları, oturum izinleri ile ilgili kısıtlamaların garanti altına alınmasını istiyoruz.”

Çavuşoğlu, Avrupa Parlamentosu’nun 2 sandalyeyi KKTC milletvekillerine vermesi gerektiğini de vurguladı. KKTC milletvekillerinin son derece demokratik bir şekilde seçildiğini ifade eden Çavuşoğlu, barış konusunda herkesin samimi olması durumunda bu kez barışın adaya geleceğine inandığını, herkesin umutlu olduğunu vurguladı.

Atina’da bulunduğu temaslar sırasında herkesi umutlu gördüğünü, herkesin “bu kez bu fırsatı kaçırmayalım” dediğini, Türkiye’nin zaten kararını verdiğini, AB’nin siyasi desteğini verdiğini, BM’nin ciddi destek verdiğini, Amerika gibi güçlü ülkelerin de desteği olduğunu işaret eden Çavuşoğlu, “Bu sefer biz umutluyuz. Rum tarafının da artık barışa daha sıcak baktığını söyleyebiliriz” dedi.

Rum lider Anastasiades’in de daha önceki Rum liderlere göre bir adım önde olduğunu ifade eden Çavuşoğlu, liderlerin ve müzakerecilerin daha sık görüşmesini, müzakerelerin bir takvime bağlanmasını istediklerini kaydetti. Sürece AKEL ile DİSİ’nin destek vermesinin önemine vurgu yapan Çavuşoğlu, bulunacak bir anlaşmanın referandumda destek göreceğine inanç belirtti.

Türkiye AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, konuşmasında Türkiye’nin AB müzakere süreci konusunda da değindi ve öğrencilere bilgiler verdi. Süreç ile ilgili yapılan çalışmalar, imzalanan anlaşmalar, Türk vatandaşlarının AB ülkelerine vizesiz girmesi için yapılan çalışmalar, Türkiye Cumhurbaşkanı, Başbakanı ve bakanlarının dış temasları ve yapılan ziyaretleri anlattı. Türkiye’nin beklentisinin daha fazla fasıl açılması olduğunu söyleyen Çavuşoğlu, önlerinde Rum Yönetimi’nin engellemelerinin bulunduğunu, Türkiye ile enerji fasıllarını açılması gerektiğini, AB’den olumlu adımlar beklediklerini, Türkiye’nin de üzerine düşenleri yapmak için çalıştığını, reformlar yaptığını anlattı.

“KIBRIS’TA BARIŞ SÜRECİNİN BM ÇATISI ALTINDA OLMASINI İSTİYORUZ”

Türkiye’nin Kapalı Maraş konusundaki görüşünün; “Kapalı Maraş’ın Kıbrıs müzakerelerinin ana unsurlarından biri olduğu, bu yüzden tek başına görüşülmesinin doğru ve inandırıcı bulunmadığı” şeklinde olduğunu söyledi. Çavuşoğlu, mülkiyet, toprak ve Maraş gibi tüm konuların müzakerelerde aynı anda “kazan-kazan” şeklinde görüşülmesi gerektiğini, güven yaratıcı adımlara karşı olmadıklarını söyledi. Çavuşoğlu, ancak, Maraş’ın öncelikli ele alınması, ancak çözüm olmaması durumunda ne olacağını sordu ve bu yüzden müzakerelerde tüm konuların birlikte hareket etmesi gerektiğini kaydetti. Çavuşoğlu, AB’nin de Kıbrıs’ta çözüme destek vermesini istediklerini, fakat Kıbrıs’ta barış sürecinin BM çatısı altında ve himayesinde olmasını arzu ettiklerini belirterek, “AB destek verebilir ama artık Güney Kıbrıs Rum Yönetimi AB’ye üye olduğu için AB’nin masada olması doğru değildir, çünkü taraf olur. Ama AB’nin şimdi danışmanlık yapması lazım” dedi.

Dışişleri Bakanı Özdil Nami ise panelde yaptığı konuşmada, Kıbrıs sorununun 50’inci yılını doldurduğuna dikkat çekerek, “50 yıl fazlasıyla yeter” dedi. Nami, yarım yüzyıldır devam eden Kıbrıs sorununda, Kıbrıs Türk halkının birçok acıya ve kayba maruz kaldığını, her türlü zorluğa direndiğini ifade ederek, “Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm bulma çabalarının hız kazandığı ve gerek içte gerekse de dışta daha görünür olduğu bir dönemin içerisindeyiz. Tüm gayemiz ve samimi uğraşımız; bu maküs kaderi değiştirerek, bu çabaların sonuç vermesine ve adanın ortakları olan Kıbrıslı Türklerle, Kıbrıslı Rumların birlikte barış içerisinde yaşayabilecekleri birleşik bir Kıbrıs’ın yaratılmasına odaklanmış durumdadır” diye konuştu.

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Bu habere henüz yorum eklenmemiştir.
Diğer Haberler
Tüm Hakları Saklıdır © 2009 Milli Hakimiyet | İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Haber Scripti: CM Bilişim