Kemal Kılıçdaroğlu ile görüşen Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Kati Piri, "Seçim günü her vatandaş güvenlik kaygısı olmadan sandık başına gitmeli" dedi.
Avrupa Parlamentosu Türkiye Raportörü Piri, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile görüştü. Görüşmeden sonra gazetecilere açıklama yapan Kati Piri, ziyaretinin Avrupa Parlamentosu İlerleme Raporu açıklanmasından sonra planlandığını söyleyerek, "Seçimler için burada değilim. Raportör olarak sadece Avrupa Parlamentosu’nu ve düşüncelerini temsil etmiyorum, aynı zamanda Türk ortamlarla diyalog kurmak, Avrupa Parlamentosu’nda neler konuşulduğunu anlatıyorum. Muhalif değilim, muhalefet partileri gibi çalışmıyorum. Diyarbakır, İzmir ve İstanbul’a giderek seçime nasıl baktıklarını, kaygılarını görmek istiyorum" ifadelerini kullandı. Belediye başkanları, yerel halk, sivil toplum örgütleri ile görüşeceğini belirten Piri, "Türk seçmenler siyasi partilerin kendilerine vaatlerini dinleyeceklerdir" şeklinde konuştu.
Seçim güvenliği kaygılarının olup olmadığına ilişkin soru üzerine Piri, "Güvenlikle ilgili bazı vakalar görüyoruz. Geçen hafta HDP bürolarına saldırıldı. Bu genel olarak Türk insanının ve hükümetin kaygısıdır. Bağımsız soruşturmanın yapılması konusunda hükümete yardım edebiliriz" diye konuştu. HDP’nin parti olarak seçimlere katıldığını hatırlatan Piri, "İlk defa HDP parti olarak seçimlere giriyor. Bu yüzde onluk barajı geçip geçmeyeceklerine ve çözüm sürecine nasıl yansıyacağı ve Meclis’te temsil edilip edilmeyeceği önemlidir. Seçimlerden sonra hangi parti gelirse gelsin anayasal reform ihtiyacına gitmek zorunda" ifadelerini kullandı.
Seçimde her adayın özgürce propaganda yapmasının önemine değinen Piri, "Seçim günü her vatandaş güvenlik kaygısı olmadan sandık başına gitmeli" dedi.
"ENDİŞELERİMİZİ ANLATTIK"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Murat Özçelik de görüşme hakkında bildi verdi. Özçelik, Piri’nin CHP’nin endişelerini öğrenmek istediğini belirterek, "Bizim endişelerimize ilişkin bilgi almaya çalıştı. Bunları açık şekilde tekrar ettik. Cumhurbaşkanı’nın seçim propagandasına aynen katılımı, dinin siyasete alet edilip camilerde propaganda yapılması, bürokratların kullanılıyor olması" ifadelerini kullandı.
Özçelik, AK Parti’nin iktidarda kalabileceği oy oranını empoze etmeye çalıştığını savunarak, AK Parti’nin oy oranının yüzde 40’ın altında olduğunu öne sürdü. Özçelik, " ‘Seçim sonuçlarını demokratik seçim sonucunda adam gibi sayım yapılmadığı takdirde aman ne kadar demokratik oldu diye kabul etmeyin, mutlaka bizim de görüşümüzü alın. Türkiye’nin geleceği ile ilgili kader seçimidir bu. Maalesef sandıkla, sandık güvenliği ile ilgili olaylar çok büyük önem taşıyor’ dedik" şeklinde konuştu.
