Ahmet Yavuz, 8 eski 2 mevcut bakan, 47 eski 33 mevcut milletvekili, 7 eski 3 mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı’nın FETÖ’nün de kullandığı iletişim ağını kullandıkları söylentisini köşesine taşıyarak, şu soruları sordu:
“Memura çizilen çizgi bakanlara parti yöneticilerine, seçilmişlere nasıl çizilecek
Gerçekten BYLOCK’ta Ekrem Dumanlı'ya, "Abi bırakın kaçsın. Gebertmeyin sağ da almayın başa bela olur" diye yazan iktidar vekili var mı?
15 Temmuz gecesi, en yakın “Güvenli yere” sığınan Bakan kim
Şehir merkezinden köyde bağ evine kaçırılan üst düzey var mı?”
BAKANDAN BAKANA FETÖ RİCASI!
Ahmet Yavuz ayrıca, bir bakanın bir bakanı arayıp FETÖ’den açığa alınan bir tanıdığını göreve iade ettirdiğini ileri sürdü.
Yavuz şöyle yazdı:
“Sesi FETÖ’ye, ABD’ye karşı en fazla çıkan bir bakan.
Bir başka Bakanı arıyor. FETÖ’den görevden alınan memur hanımefendiyi göreve iade ettiriyor. Meğerse Hanımefendi, kendi seçim bölgesinden bir belediye başkanının kızıymış.
İyi de, “Devreye sokacak bir Bakan” bulamayanlar ne yapacak”
Ahmet Yavuz’un yazısının tamamı şöyle:
“YÜKSEK AKŞÛRA NE ZAMAN
Şu haberlere bir bakın hele:
Sekiz eski, 2 mevcut Bakan… 47 Eski, 33 mevcut Milletvekili… 11 Eski, 3 mevcut Müsteşar… 13 Eski, 7 mevcut Genel Müdür… 22 Eski, 3 mevcut Vali… 34 Eski, 7 mevcut Kaymakam… 7 Eski, 3 mevcut Büyükşehir Belediye Başkanı… 34 Eski, 11 mevcut il/ilçe Belediye Başkanı… En az 3 genel başkan yardımcısı…
***
Türkiye, FETÖ ile mücadelede kritik eşiğe geldi. Başkent kulislerinde; “Yüksek Askeri Şura bitti, Yüksek AkŞûra ne zaman toplanacak diye soruluyor. Neden sorulmasın ki
Beklenti: Kapsamlı bir siyasi operasyon! Lakin… Memura çizilen çizgi bakanlara parti yöneticilerine, seçilmişlere nasıl çizilecek
Gerçekten BYLOCK’ta Ekrem Dumanlı'ya, "Abi bırakın kaçsın. Gebertmeyin sağ da almayın başa bela olur" diye yazan iktidar vekili var mı
15 Temmuz gecesi, en yakın “Güvenli yere” sığınan Bakan kim
Şehir merkezinden köyde bağ evine kaçırılan üst düzey var mı
***
Özellikle kabinede… Süleyman Soylu gibi kimileri 15 Temmuz sabahına kadar canhıraş mücadele verirken, TRT’yi korurken, kimler ne yapıyordu
Parti yöneticileri o geceyi, kiminle nasıl geçirdi
Siyasette sorular böyle. Temizlik, temizlik de bu nasıl yapılacak
Bir muhtemel seçim yapılmadan bu nasıl mümkün olacak Anlayacağınız yakında seçimi konuşmaya başlar mıyız, ne dersiniz
HİNDİYİ ÇALANI CEZALANDIRACAKTIK!
Bir gün yaşlı bir bedevinin hindisi çalınır. Bedevi oğlunu çağırır:
“Çabuk, bu hindiyi çalanı bul ve en ağır şekilde cezalandır.” der.
“Eğer bulamazsan başımıza büyük felaketler gelir.’ diye de ekler.
Oğlu güler: “Baba delirdin mi Bir hindimiz çalındı diye başımıza ne felaket gelecek”
Baba bedevi kızar: “Hindi önemli olmayabilir ama çalınmış olması önemli. Dediğimi yap, hindiyi çalanı bul ve cezalandır.” Bedevinin oğlu, babasını ciddiye almaz… Hiçbir şey yapmaz.
Yapmaz ama belirli aralıklarla Bedevinin devesi, en kıymetli Arap atı çalınır. Ancak Bedevi her seferinde oğluna “Sen Hindiyi çalanı buldun mu” diye sorar.
Oğlu ise her defasında; “Baba deve gitti, at gitti, sen hâlâ hindi diyorsun” der. Ne ki ne deveyi, ne de atı çalan bulunur. En sonunda her şeyleri çalınır.
***
Baba deliye döner, “Sana demiştim hindiyi çalanı bul diye. Hindimizi çalabileceklerini görünce her şeyimizi alabileceklerini gördüler ve her şeyimizi kaybettik” der...
Mesele hindiyi, soruları çalarken gereğini yapmaktaydı. Lakin şimdi bu millet düşmanı beyinleri yıkanmış Amerikancı darbeciler ve işbirlikçileri ibreti alem için en ağır şekilde cezalandırılmaz, yaptıkları burunlarından getirilmez ise, yarınlarda daha kötülerini bekleyin... Hindiyi çalana en ağır ceza!
SIZINTIYLA GELEN VEKİLLER!
Geçtiğimiz 7 Haziran’da Konya’da seçim listesine paralel bir hanım vekil giriyor. Son dakikada fark ediliyor. Kadın aranıyor ki kendisi gelip, seçim listesinden istifa dilekçesi versin. Ancak kadın aday, telefonunu kapatıp yurtdışına çıkıyor. Ulaşılamıyor. Öyle ki Hanımefendi, aday tanıtımına bile gelmiyor. Sonunda vekil seçiliyor.
Ta ki 1 Kasım’da yanlışlık düzeltiliyor. Listeye konmuyor. Şimdi kulislerdeki soru şu: Acaba Sızıntı okumuşlardan kaç milletvekili 1 Kasım’da listelere sızdı.
“O BİR STRATEJİST!”
Demirel, Özal, Ecevit, Türkeş, Erdoğan… Herkeslerin “Aldanmaktan” memnun oldukları zamanlardır…
Siyasette, bürokraside, orduda… Devletin kapılarının “Elden geldiğince” cemaate açıldığı yıllardır! Sene 2007’dir. Yer Ankara’dır. ESAM’ın, bir Uluslar arası Organizasyonunun planlama toplantısı yapılmaktadır.
Gruptan bir tanesi, “Fetullah Hoca…” diyecek olur.
Erbakan Hoca, tarihi bir müdahalede bulunur.
“Hoca değil, O bir Stratejist!” diye düzeltir…
BAKANDAN BAKANA FETÖ RİCASI!
Sesi FETÖ’ye, ABD’ye karşı en fazla çıkan bir bakan.
Bir başka Bakanı arıyor. FETÖ’den görevden alınan memur hanımefendiyi göreve iade ettiriyor. Meğerse Hanımefendi, kendi seçim bölgesinden bir belediye başkanının kızıymış.
İyi de, “Devreye sokacak bir Bakan” bulamayanlar ne yapacak
“YERİMİZİ NİYE BELLİ EDİYORSUNUZ”
Türk Jetleri, tarihinin en talihsiz uçuşu için havada. Millet meydanlara dökülmüş. Başta Emniyet, ardından darbecilere karşı olan TSK mensupları bulundukları yerden mukavemet ediyor, karşı koyuyor.
O da ne! İktidarın, Partinin etkin bir ismi… Halkıyla meydanlara çıkıp, teşkilata cesaret vereceğine ne dese iyi:
Çevresindeki mukavemette bulunanlara fırça atıyor.
“Niye yerimizi belli ediyorsunuz”
ÜST AKIL MI, MİLLİ AKIL MI
Sayın Devlet Bahçeli, çağrı yaptı. Tehlike büyük. Üst akla, milli akılla cevap verilmeli diye. Bizce de öyle. Bakalım, “Üst Akla” Türkiye’nin “Temiz, milli aklının” cevabı nasıl olacak Çünkü bunlar, Milli Akıl ve Milli Ataktan, güçten, kuvvetten başka bir şeyden anlamıyorlar.
BYLOCK’TA AĞA TAKILAN BÜYÜK BELEDİYE BALIĞI KİM
SoruYORUM Bazı büyükşehir başkanlarının, FETÖ’ye karşı 15 Temmuz’dan sonra bu kadar canhıraş mücadeleye girmesi... Acaba kendilerinin veya çocuklarının yazışmalarının BYLOCK’da deşifre edilmesinden midir”
