Sanığın eski baldızı olduğunu söyleyen ve duruşmada ifade verirken gözyaşlarını tutamayan mağdure M.K., "Kız kardeşim, ben ve yeğenim, üçümüz birlikte kalıyoruz. Olay günü kız kardeşim işteydi. Sanık yeğenimi görmek istediği için binanın kapısına geldi. Yeğenimi aşağı gönderdim, bir süre sonra yeğenimi getirdi. Sanığın koruma tedbir kararı olduğu için evimize girmesi yasaktı. Asansöre o da gizlenmiş. Yeğenim asansörden çıktı, biranda o da çıkarak içeri girdi. Ceketini asıp, oturdu. Eve girmen yasak, bize zarar veriyorsun dedim. O da bir kahve yap, içip gideceğim dedi. Korktuğumdan yaptım. Mutfağa gelerek boynumdan öptü, kaçtım, tuttu ve beni ayakta sürükleyerek kötü sözler söyledi. Elinden kurtuldum, canımı hiç düşünmeden sadece namusumu düşünerek kendimi camdan atmayı düşündüm. 40 dakika kendisi ile mücadele ettim, o da yorulunca elinden kurtuldum. 4. katta oturuyoruz, hemen cama gidip yumruk attım. O sıra sanık korktu ve çıkıp gitti. 5 yaşındaki yeğenim de gördü. Olayın şokunu üzerimden atamıyorum."
Tanık olarak dinlenen sanığın eski eşi Z.K. ifadesinde, "Sanık eski eşim olur. Ayrıldık ve çocuğun velayeti ben de kaldı. Evimize yaklaşmamak şartıyla, oğlumu görebiliyordu. Olay günü de binanın kapısından oğlumu görebileceğini söyledim. Daha sonra kız kardeşime yaptıklarını duyunca kendisini aradım, alaycı sözler söyledi. Hemen polise ihbar ettim, sanığı yanıma çağırdım, geldi ve o sıra polisler yakaladı" dedi. 5 yaşındaki M.Ş. de tanık olarak dinlendi. M.Ş. babasının teyzesini boynundan sıkıp, yere düşürdüğünü söyledi.
Karar verileceği uyarısı ile son sözü sorulan sanık S.Ş., "Takdir sizindir" dedi. Mahkeme heyeti yapılan yargılama sonucu sanığı 'cinsel saldırı' suçundan 8 yıl, 'konut dokunulmazlığı' suçundan 2 yıl ve 'özel hayatın gizliliği' suçundan ise 1 yıl olmak üzere toplam 11 yıl hapse mahkum etti.
