DenizBank, kültür ve sanatı toplumun geniş kesimleri ile buluşturma misyonu doğrultusunda, sinemaya katkı sunacak ‘İlk Senaryo Yarışması’nın hayata geçirilmesi amacıyla Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) ile işbirliğine imza attı.
DenizBank, Türk ve dünya sinemasında kalıcı eserlerin oluşması için özgün senaryo yazımını desteklemek amacı ile Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK) ile birlikte ‘İlk Senaryo Yarışması’nı hayata geçiriyor. İlk senaryo yarışması ile Türk sinemasının son yıllarda içinde bulunduğu özgün senaryo üretimindeki kısır döngünün kırılması ve sinema sanatının yeni senaryolar ile zenginleşip, gelişmesi hedefleniyor. Herhangi bir senaryosu bugüne kadar filme çekilmemiş yazarlara açık olan yarışma ile özellikle Türk sinemasının geleceğine katkı sağlayabilecek genç yeteneklere ulaşmak amaçlanıyor. İlk Senaryo Yarışması’na ilişkin bilgilendirme için düzenlenen toplantıya, DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, TÜRSAK Vakfı Onursal Başkanı Engin Yiğitgil, Jüri Başkanı Fehmi Yaşar, jüri üyeleri yönetmen Reis Çelik, sinema sanatçısı Deniz Çakır ve Yönetmen Murat Şeker’in yanı sıra Türk sinemasının önemli senarist, yönetmen ve oyuncularının katılımıyla gerçekleştirildi.
"SENARİSTLER SİZE BAŞROL TEKLİF ETSE?"
Sinema sanatının gelişimine destek sunmak amacıyla gerçekleştirilen projeyi değerlendiren DenizBank Genel Müdürü Hakan Ateş, "DenizBank olarak kültür-sanatın farklı alanlarını toplumun geniş kesimleri ile buluşturma misyonunu toplumsal sorumluluğumuzun en önemli bileşenlerinden biri olarak görüyoruz. Bu bağlamda kuruluşumuzdan bu yana kültür-sanatın farklı alanlarına destek sunduk; Deniz Kültür iştirakimiz aracılığıyla tiyatrodan senfonik müziğe, operadan edebiyata, belgeselden sinemaya onlarca ses getiren projeye imza attık. Sıkı bir sinamasever ve sanat aşığı olarak, ülkemizde sinema sanatının yaygınlaşması ve nitelik anlamında gelişimi yönünde 20 yılı aşkın süredir büyük çaba sarf eden TÜRSAK Vakfı ile bu işbirliğinde güçlerimizi birleştirmekten büyük mutluluk duyuyoruz. İlk Senaryo Yarışması sonucunda birinciliği kazanacak senaryo ile sinemamıza belki de yepyeni bir soluk getirmesine aracı olmak, bizim için büyük bir övünç vesilesi olacak. DenizBank olarak bundan önce olduğu gibi bundan sonra da ‘Sanata Evet’ demeyi sürdüreceğiz" diye konuştu.
Ateş, bir gazetecinin "Senaristlerden biri size başrolde oynamanızı teklif etse cevabınız ne olur?" sorusuna, "Yazılan hikayeleri canlandıranlara gıpta ediyorum. Vaktinde çocuk saati ve seslendirme sanatçılığı gibi 10 küsür yıl deneyimim olmuştur ama o kadar zaman geçti, o kadar çok şey değişti ki şu anda hiç bir şekilde öyle bir iddiam olmadığı için herhalde teşekkür ederdim ama çok da mutlu olurdum" cevabını verdi.
TÜRSAK adına değerlendirmelerde bulunan TÜRSAK Vakfı Onursal Başkanı Engin Yiğitgil konuşmasında, “Bu projede benim için en önemli nokta Denizbank ile TÜRSAK Vakfı’nın projenin felsefesindeki işbirliğidir. Çünkü bu proje Türk sinemasının kanayan en büyük sorunu olan senaryo yazını ile ilgilidir. Büyük sorunları büyük kurumlar çözer. Ayrıca burada beni mutlu eden başka bir özellik Denizbank gibi bugüne kadar birçok kültür projesine imza atmış bir kurumun 25 yıllık bir geçmişi olan TÜRSAK Vakfı ile fikir ortaklığı yapmasıdır. Bu Türkiye’deki diğer kurumlar için bir örnek teşkil ederse sevincimiz bir kat daha artacaktır. Yarışma herkese açık. 31 Temmuz son başvuru tarihi olarak belirlendi. Yarışmanın detayları ile ayrıntılara TÜRSAK’ın internet sitesinden ulaşılabilir” ifadelerini kullandı.
"BÜYÜK İSRAF"
İlk Senaryo Jüri Başkanı Fehmi Yaşar ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi: “Sinemamızın yüz yıllık deneyiminin boşa gitmemesi için, sektör olmak için, emeklerin, enerjilerin ve çok zor bulunan paraların heba olmaması için Türkiye sinemasında yapılan filmlerin sette değil masa başında bitmesi gerekir. Bu hamle ancak sorunlarını sağlam metotlarla çözmüş bir senaryo ile olur. Denizbank ve TÜRSAK Vakfı olarak bu ortak çalışmayla sinemada yaratıcılığın önünü açmak, evrensel birikimleri buluşturmak ve yöntemsizliğin oluşturduğu kayıpları yok etmek istedik” dedi.
Yaşar, "Yılda 400-500 filmin çekildiği bir zamandan 3-5 filme kadar gerilediği zamanları gördük. Şimdi yılda 200-300 film çekiliyor. Bunların büyük kısmı gösterime girmiyor, yaklaşık 30 civarı film gösterime giriyor. Bu büyük bir israftır ve bu engellenmelidir" dedi.
Fehmi Yaşar, başvuru yapan senaryoların jüri tarafından ilk etapta 10 taneye ikinci etapta ise 3 taneye ineceğini ve ya uluslararası veya ulusal bir büyük jüri tarafından birincinin seçileceğini belirterek, "Proje bütçesinden, 1. olacak senaryo yazarına ayrılacak pay 15 bin lira olacak. Esas olarak senaryo yazarını bir süreçte bütün sinemanın önemli birikimiyle buluşturmaya uğraşıyoruz. Yarışmacı, jürideki herkesten senaryosuyla ilgili tüm analizleri alıyor. Sonra biz onu bir uzmanla baş başa bırakıyoruz. Eğer birinci olursa da hem ulusal hem de uluslararası bir senaryo doktoruyla, ünlü bir senaristle onu baş başa bırakıyoruz. Bu da verilebilecek en büyük destek ve maddi karşılığı da ölçülemez. Önemli olan bu süreci başlatmak" ifadelerini kullandı.
DENİZ ÇAKIR: ÇOK MUTLUYUM
Projede jüri üyesi olarak yer alan ünlü oyuncu Deniz Çakır ise, "Böyle bir projede yer olmaktan dolayı mutluyum. Biz oyuncular için heyecan çok önemli ve bizi tetikleyen ve heyecanlandıran asıl unsur senaryo. Oyunculukla birinin hayatına dokunuyorsuz, birinin hayatını değiştiriyorsunuz. Benim hayatımı değiştiren, oyunlar, filmler, romanlar var. Aslında bu topraklar, öykü anlamında kısır topraklar değil. Buradan çok hikayeler geçmiş ve geçmekte. Biz çok renkli insanlarız. Ne kadar bizi sansürlemeye çalışsalar da ufkumuz, dünyamız, hayal gücümüz ve hikayelerimiz çok geniş. Ben yazamıyorum ve yazabilen insanlara çok gıpta ediyorum. Bu kadar sınırlandırma içinde bu kadar sınırsızlaştırmaya yönelik bir şeyin içinde olduğum için çok mutluyum" dedi.
