Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, TÜBİTAK eski Başkanı Yücel Altunbaşak’ın gözaltına alınmasıyla ilgili, "Şu anda TÜBİTAK’ta yürütülen pek çok soruşturma var. Muhtemelen bu soruşturmalarla ilgili bilgisine başvurulma durumu vardır" dedi.
"Rekabetçi Sektörler Konferansı ve Fotoğraf Sergisi" ile "Gelişen Teknolojiler Çalıştayı 1: 3D Yazıcı Sektör Toplantısı"na katılan Bakan Işık, gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını cevapladı. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) eski başkanı Prof. Dr. Yücel Altunbaşak’ın hangi soruşturma kapsamında gözaltına alındığı ve 4 gün önce istifa etmesinin gözaltına alınmasıyla ilgisi olup olmadığının sorulması üzerine Bakan Işık, "Öncelikle 4 gün önce ayrılmasının soruşturmayla bir alakası yok. Onu vurgulayayım. Çünkü biz 30 gün kadar önce Yücel Bey’in ayrılmasıyla ilgili karşılıklı mutabakat sağlamıştık. O bazı görüşmeler için süre istemişti. Dolayısıyla bu bir rastlantı diyebilirim. Onun TÜBİTAK Başkanlığı’ndan ayrılmasıyla ilgili bir durum olmadığını söyleyeyim. Tabi neyle suçlandığını şu an itibarıyla ben de bilmiyorum. Biliyorsunuz yargı süreci yürütmeden bağımsız. Buradan gittikten sonra ben de bilgi almaya çalışacağım. Şu anda TÜBİTAK’ta yürütülen pek çok soruşturma var. Muhtemelen bu soruşturmalarla ilgili bilgisine başvurulma durumu vardır. Ben de buradan ayrıldıktan sonra bir çalışma yapacağım. Şu anda hangi soruşturmadan dolayı gözaltına alındı doğrusu onu bilmiyorum" karşılığını verdi.
"SAHTE RAPOR ÜRETMİŞLER"
TÜBİTAK eski Başkan Yardımcısı Hasan Palaz’ın da geçtiğimiz günlerde gözaltına alındığının hatırlatılması üzerine ise Bakan Işık, "Hasan Palaz’ın gözaltına alınmasıyla ilgili birkaç farklı konu var. Bunlardan bir tanesi ’Böcek Raporu’nun sahte çıkması ki biz de özellikle bunu kurumumuzla, TÜBİTAK’la ilgili olduğu için incelettik. Maalesef Böcek Raporunu TÜBİTAK’ta kimyasal analizleri yapacak bir altyapı olmadığı halde sanki kimyasal analizleri yapacak bir altyapı varmış gibi Amerika’daki bir internet sitesinde ’bu kimyasal analiz nasıl yapılır’ diye bir dokümanı sanki kimyasal analiz raporuymuş gibi dava dosyasına koymuşlar ve burada bir sahte rapor üretmişler. Bunu biz tespit ettik. Tabi şu anda yargı süreci devam ediyor ama TÜBİTAK olarak baktık ki olmayan bir altyapıyla olmayan bir laboratuvarda bir sahte rapor üretilmiş. Dolayısıyla savcılık da bunu soruşturma aşamasında, bunu değerlendirdi" cevabını verdi.
"BÖCEK RAPORU KESİNLİKLE SAHTE
"Bazen ’işte yok, rapor sahte değildi’ falan hayır, rapor kesinlikle sahte" diyen Bakan Işık, şunları kaydetti:
"Bu TÜBİTAK tarafından çok titiz bir çalışma sonucunda ortaya kondu. Çünkü o analizleri yapacak TÜBİTAK’ın o alanda altyapısı yok. O alanda altyapısının olmadığı yerde rapora imza atan kişi de zaten bu noktada TÜBİTAK’tan böyle bir altyapı olmadan ve böyle analizler olmadan bu raporun yazıldığını, arkadaşlarımız tespit ettiler. Bunların tamamı yargı süreci, bizim dışımızda gelişen olaylar. Bizim sorumluluğumuz, olayların gerçek yüzü, gerçeği nedir, olayların gerçekten nasıl olduğu, ne yapıldığını ortaya koymak. Ondan sonra kim suçlu, kim suçsuz buna karar verecek merci biz değiliz, yargı. Bu konuda da yargının işini büyük bir titizlik ve dikkatle yaptığını düşünüyorum. Bizim sorumluluğumuz bu konuyla ilgili gerekli olan her türlü çalışmayı yapıp gerçeklerin ortaya çıkması için gayret göstermek."
