- AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, “Önceden MİT dediğiniz kuruluş dışarıda herhangi bir şekilde Türkiye’nin milli menfaatlerini koruyacak imkanlara sahip değildi. Hep bir iç güvenlik kuruluşu olarak kullanıldı. Yani vatandaşını fişleyen bir kurum haline geldi. MİT, Türkiye’nin menfaatlerini dışarıda koruyabilecek bir hale gelince birileri bundan rahatsız olmaya başladı” dedi.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, TGRT Haber ekranlarında yayınlanan Ankara’nın Gündemi Programı’na konuk oldu. Kurtulmuş, sunuculuğunu TGRT Haber ve İhlas Haber Ajansı Ankara Temsilcisi Batuhan Yaşar’ın yaptığı programda gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Yerel seçimler biter bitmez Cumhurbaşkanlığı Seçimi’nin konuşulmasını doğru bulmadığını belirten Kurtulmuş, “AK Parti, çok zor bir seçim kampanyasından sonra yüzde 45 oy almış bir parti. Açıkçası, bütün bu seçim kampanyasını Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan sırtlandı. Hemen seçimin ertesi gününden itibaren bu tartışma başlattı. Bırakın da millet bu seçimin bir keyfini sürsün. Buna dahi fırsat verilmeden hemen Cumhurbaşkanlığı tartışmalarına başlamayı, ben milletin iradesine saygısızlık olarak görüyorum” diye konuştu.
“EKONOMİNİN GİDİŞATI İLE İLGİLİ BİR BEDEL ÖDENECEKSE BU BEDELİ MERKEZ BANKASI ÖDEMİYOR”
Hükümetin faizlerin artırılmasına karşı olduğunu belirten Kurtulmuş, “Her arttırdığınız 0.1 oranında faiz, Türkiye ekonomisinin büyüme hızını kesmek anlamına gelir. Türkiye gibi yılda en az yüzde 5’lik bir büyüme oranını yakalamak mecburiyetinde olan bir ülkenin faiz oranlarını mutlaka aşağıda tutması gerekir. Faiz oranlarının yukarıya çıkmasında, Gezi olaylarının, FED açıklamalarının, 17 Aralık operasyonunun etkileri oldu. Bunların hepsini milim milim hesap ettik. Maalesef Merkez Bankamız o zaman çok yüksek oranda bir faiz artırımına gitti. Bunu ‘yavaş yavaş yapalım’ diye bir kararda da bulunabilirdi. Ama bunu birden yapmayı tercih ettiler. Dolayısıyla Türkiye’nin büyümesi için, faizlerin indirilmesi ana gündeme alınmalıdır. Hükümetin faiz konusundaki tutumu bellidir. Merkez Bankası da bağımsız bir kuruluştur. Ama ekonominin gidişatı ile ilgili bir bedel ödenecekse bu bedeli Merkez Bankası ödemiyor. Bir bedel ödenecekse, bunu siyaset ödüyor. Bizim parti olarak görüşümüz, faizlerin indirilmesi istikametindedir” ifadelerini kullandı.
“1 YILDIR İNSANLAR ÖLMÜYOR”
Kurtulmuş, MİT’e terör örgütleriyle müzakere yetkisi verilmesini eleştiren muhalefete, “Maksadımız üzüm mü yemek, bağcıyı mı dövmek? Türkiye, Osmanlı’nın çöküşünden itibaren yaşadığı en önemli toplumsal sorununu terör dolayısıyla yaşamıştır. 30 yıl süren bir süreçte, PKK ile ilgili süreçte yaklaşık 32 bin insanımız öldü. Bir taraftan terör örgütü bir tarafta derin çeteler arasında sıkışıp kalan Türkiye’de, köyler yakıldı, insanlar sürgün edildi, 7 bin insanımız şehit oldu. Türkiye 1.2 Trilyon Dolar maddi kayıpla karşı karşıya kaldı. Çok şükür, son bir buçuk senedir Türkiye bir çözüm sürecine girdi. Siyasi irade, ‘biz bunu silahla değil, silahları gömerek çözeceğiz’ dedi. Bu bir siyasi iradedir. Türkiye halkının çok büyük bir kısmı da bunun bu şekilde olmasını istiyor. 1 yıldır Türkiye’de cenazeler gelmiyor, terör dolayısıyla insanlar ölmüyor. Karşınızda elinde silahlar olan bir grup var. Devlet olarak yıllardır uğraşmışsınız ve silahlarını elinden alamamışsınız. Siyasi irade, ‘Madem biz bunların elinden zorla silahları alamadık, biz bunları ikna ederek silahlarını gömmelerini sağlamalıyız’ dedi. Kim yapacak bunu? Bunu siyasetçi yapmayacak. Siyaset bunun kararını verecek, istihbarat görevlileri de devlet adına bu siyasi iradeyi neticelendirebilmek için görüşmeler yapacak. Demokratik teamülleri oturmuş bir devlette, bu işi istihbarat örgütleri yapar” diye cevap verdi.
Dış güçlerin MİT’in güçlenmesinden rahatsız olduğunu kaydeden Kurtulmuş, “Önceden MİT dediğiniz kuruluş dışarıda herhangi bir şekilde Türkiye’nin milli menfaatlerini koruyacak imkanlara sahip değildi. Hep bir iç güvenlik kuruluşu olarak kullanıldı. Yani vatandaşını fişleyen bir kurum haline geldi. MİT, Türkiye’nin menfaatlerini dışarıda koruyabilecek bir hale gelince birileri bundan rahatsız olmaya başladı” dedi.
