Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in arasındaki tartışmaya ilişkin, "Bizler hizmetlere devam edeceğiz. Aile içi meseleyi de yine kendimiz çözmüş olacağız" dedi.
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Türk-Amerikan Konseyi (ATC) Başkanı Howard Beasey’i Bakanlıkta kabul etti. Kabulde konuşan Yıldız, Türkiye ile ABD arasındaki ilişkilerin seviyesini her geçen gün daha da artırmak için hep beraber gayret ettiklerini belirterek, Türk-Amerikan Konseyi’nin bu manada çok ciddi katkılarının olduğunu ifade etti.
Beasey’in Türkçe konuşma yapması üzerine Yıldız, "Türkçeniz çok güzel devam edebilirsiniz" dedi. Bir süre Ankara’da yaşadığını ve Türkçe konuşmak için pratik yaptığını belirten Beasey, Ankara’da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Beasey, iki ülke arasındaki ilişkileri daha da ilerletmeye hazır bulunduklarını söyledi.
Geliştirilen uluslararası projelerin üzerinde daha fazla durulması gerektiğini vurgulayan Yıldız, "Hem bölgemizde hem de uluslararası ilişkilerde enerji sektörünün olumlu manada koyacağı katkılar var. O açıdan bunların detaylarını da konuşmuş olacağız" diye konuştu.
ATC toplantısında konuşma yapmak üzere Bakan Yıldız’a davet ileten Beasey, "Eğer müsait olursanız bu konferansa konuşmacı olarak davet etmek istiyoruz. Bir oturumu tamamen enerji ve enerji ile ilgili gelişmelere yönelik olacak" açıklamasında bulundu.
Bakan Yıldız, daveti kabul ettiğini belirterek, bu konferansta konuşma yapabileceğini söyledi.
ARINÇ VE GÖKÇEK ARASINDAKİ TARTIŞMA
Yıldız, açıklamaları sonrası gazetecilerin sorularını cevapladı. Bir gazetecinin, "Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın İzleme Heyeti açıklamaları ardından tartışmalar başladı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın açıklamaları olmuştu, ardından da Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in Arınç’a yönelik sert eleştirileri oldu. Bülent Arınç’da buna yanıt verdi ve iki isimle ilgili soruşturma başlatıldı. Bunu nasıl değerlendirirsiniz" sorusuna Yıldız, "Devletin, milletin, hükümetimizin tek bir amacı var. Ülkemizin istikrarını, zor elde ettiğimiz siyasi istikrarı korumak, muhafaza etmek ve onu sürdürülebilir hale getirmek. Böyle yapmış olmamız halinde birçok sektörde yatırımlarımıza devam edeceğiz. Hele hele Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı olarak Türkiye’nin büyümesine ve ilerlemesine koyacağımız katkılar daha da devam edecek. Bu açıdan bu konuya kayıtsız kalmak tabii ki söz konusu olmaz. Çözüm süreci, Türkiye’nin kamburlarından birtanesidir. En önemli kamburunu atmak için Türkiye AK Parti hükümetlerimizle beraber önemli bir fırsat yakalamıştır. Bu fırsatı ülkemizin çok iyi değerlendirmesi lazım. Biz kazandığımız gücü, ifade gücünü yanımızdakine kullanmadık şimdiye kadar. Bizim üslubumuzda, AK parti üslubunda bu var. O açıdan dünkü tartışmayı kastederek söylüyorum, bizler vatandaşımızın beklediği hizmetlere devam edeceğiz. Hizmet odaklı olacağız ve kendi aramızdaki aile içi meseleyi de yine kendimiz çözmüş ve halletmiş olacağız. O açıdan Türkiye’nin istikrarını hep beraber muhafaza edip, AK Parti Hükümetlerimizin şu ana kadar yapmış olduğu çalışmaları daha da artırarak iyi bir seçim ortamında iyi bir başarıyla beraber inşallah devam etmiş olacağız. Bu açıdan da ben herhangi bir sıkıntı görmüyorum. Yolumuza devam ediyoruz" cevabını verdi.
ABDULLAH GÜL’ÜN PARTİ KURACAĞI İDDİALARI
’11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün siyasi parti kuracağı ve (Enerji Bakanı Yıldız) kendisinin de dahil olduğu belli başlı isimlere görev verdiği yönündeki’ iddialarının sorulması üzerine Yıldız, "Lüzumsuz sorunun gereksiz cevabı olmaz. Her aklına esene cevap vermemiz doğru değil. Böyle bir savunma ihtiyacı hissettirmelerinde ülkem ve kendim adına da çok görürüm. Bir kere biz davası olan insanlarız. Bizim davamız ülkemizin davası ve AK Partimizle beraber biz bu yola çıktık. Bugünlerde herhangi bir gerekçeyle AK Parti içerisinde herhangi bir ayrılık noktası oluşturmaya bizler müsaade etmeyeceğiz. Bizler bu işin başından beri yürütücüleriyiz bütün ekibimizle, bütün arkadaşlarımızla. O açıdan bu tür fitne cümlelerini şiddetle reddediyorum ve ciddiye almanın bile doğru olmadığına vurgu yapıyorum" dedi.
EPDK’IN BAŞKENTGAZ’A İNCELEME BAŞLATMASI
Bakan Yıldız, Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’nun (EPDK) Başkentgaz’a inceleme başlatması ve bu incelemenin tamamlandığı haberlerinin hatırlatılması üzerine, "Türkiye’nin liberalleşen, serbestleşen, özelleşen, hem elektrik hem de doğalgaz dağıtımında birçok özel sektör görev aldılar. Kamu olarak bizler yaptığımız denetimler, yaptığımız düzenlemelerle beraber görevini aksatanlarla ilgili tabii ki takipte bulunacağız. Karşılıklı edinimler var. EPDK’nın bakanlığın görevleri var. Bütün bunların özünde vatandaşımıza hizmet odaklı davranmamız lazım, çünkü bunlar özel sektör eliyle görülüyor olsa bile birer kamu hizmeti yapıyoruz. O açıdan bunlarla alakalı bütün denetimler harfiyen yerine getirilecektir. Herhangi bir aksama varsa, bu aksamalar giderilecektir. Esas olan vatandaşımıza yapılan hizmettir" diye konuştu.
AKKUYU NÜKLEER SANTRALİ
Başka bir gazetecinin, Akkuyu Nükleer Santrali’nin tamamlanması konusundaki takvimde bir değişikliğin olup olmadığını sorması üzerine Yıldız, "22 milyar dolarlık bir projeden bahsediyoruz. Zaman zaman tehditleri ve fırsatları olur demiştim. 50 milyar ruble, özellikle değer kaybetmeden önceki dolar karşılığı daha yüksek olan bu para, Ocak ayı başında Türkiye’ye geldi ve 3 milyar dolar civarında Türkiye’deki bankalarda nükleer güç santralinden dolayı buraya para girişi olmuştu. Yolumuza devam ediyoruz. Bir aksaklık olmazsa Nisan ayının ortasında liman ihalesine, tamamladıktan sonra temel atmayı düşünüyoruz. tabii ki karşılıklı partnerlerimiz, karşılıklı mütekabiliyet esası içerisinde o temel atmayı beraberce gerçekleştireceğiz. Bizim bu süreci çok hızlı geçmemiz lazım. Dünyanın en modern tesislerinden birisini inşallah gerçekleştireceğiz. O açıdan yolumuza devam ediyoruz ve 4 bin 800 megavatlık nükleer geç santralinin devreye alınmasını takvim içinde gerçekleştirmeye çalışacağız. Aksamalar olabilir ama biz güvenliği ön planda tutuyoruz. Güvenliğin sanayi ve teknolojik bütün gelişmelerle beraber elektrik üretiminden daha fazla bizim için ehemmiyet oluşturduğunu bilmemiz lazım. Hiç şüphesiz ki gerek depremsellik gerekse diğer konular açısından Türkiye’nin en güvenilir tesisini Akkuyu’da ve Sinop’ta inşa etmek için gayretlerimiz devam edecek" diye konuştu.
